Elvis Presley

22 Şubat 2010 Pazartesi0 yorum

Elvis Presley efsanesi

 20. yüzyıl popüler kültürünün en önemli simalarından olan  Elvis Presley, ölümü üzerinden çeyrek asırdan fazla geçmesine rağmen hiç unutulmadı. Amerikan müzik ve popüler kültüründe yeni bir dönem açan Elvis, yeteneği, yakışıklılığı, duygusallığı, karizması ve espri yeteneği ile milyonları kendine bağlamış ve hafızalarımızda Rock’n Roll’un kralı olarak kalmıştır. Kırk iki yaşında ölen efsanevi Rock'n Roll yıldızı, yaşasaydı şimdi altmış dokuz yaşında olacaktı. Öldükten sonra tüm dünyada büyük üzüntü yaşayan sevenleri onu, Rock'n Roll müziğinin öncüsü, kralı ve babası olarak ilan etmişlerdir. Ve bugün bile onu fan-kulüpleri ve şarkılarıyla yaşatmaktadırlar. Günümüzde Elvis, öldükten sonra bile en çok kazanan
sanatçılar arasındadır. Sokağa çıktığınız zaman nerede bir hayranına rastlayacağınızı bilemezsiniz. Bazen bir çocuk Elvis, bazense bir damat Presley karşınıza çıkabilir. Bir kısım Elvis hayranı onu o kadar çok sevmiştir ki, öldüğünü kabullenmeyip  yaşadığını iddia etmektedir. O yüzden dünyanın çeşitli yerlerinde onun adına kurulan fan-klüpler epey fazladır; özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde sokaklarda her daim Presley’i hatırlatacak izler görmek mümkündür. Hatta, 1992’den itibaren, Amerika’da pulların üstünde bile Elvis resimlerini görebilirsiniz. Bugün Memphis’de bulunan evi müze haline getirilmiş ve Washington’daki Beyaz Saray’dan sonra en çok ziyaret edilen müze-ev ünvanını kazanmıştır. Yılın çeşitli dönemlerinde adına festivaller düzenlenmekte ve bu dönemlerde ziyaretçi sayısı en yüksek sayılara ulaşmaktadır.



ÇOCUKLUĞU VE KARİYERİNİN BAŞLANGICI



Oğlak burcunun efsanevi adamı Elvis Aaron Presley, 8 Ocak 1935’de, Tupelo Missisipi’de, iki odalı bir evde doğdu. Ikizi Jessie Garon doğumdan hemen sonra öldü. Annesi Gladys Presley, ölen çocuğun gücünün diğer kardeşe geçeceğine inandığından, Elvis doğduğunda onun çok güçlü biri olacağını hissediyordu. Elvis Presley maddi açıdan sıkıntılı ama mutlu bir çocukluk dönemi geçirdi. Çocukluğu boyunca ailesine ve akrabalarına çok yakın oldu; ama, annesine olan yakınlığı çok farklıydı. Elvis’in 20. ölüm yıldönümünde, eski karısı Priscilla verdiği bir demeçte: "Onun gerçek aşkı annesiydi" demişti. Elvis doğduğunda ailesi maddi zorluklar içindeydi. 1946 yılında on bir yaşına bastığında, ailesi ona istediği bisikleti almak yerine ancak bir gitar satın alabildi. Bu da müzik dünyasında efsanevi "Rock’n Roll’un Kralı"nın doğmasına neden oldu. Her zaman müziğe karşı çok yatkın ve ilgiliydi. Içindeki müzik sevgisi, yeteneğiyle birleşince onu günümüzün ölümsüzleri arasına kattı. Çocukluğu boyunca Pentecoscal’da kilise korosunda şarkı söyledi. Zamanının pop ve country müzik türlerinden etkilenerek büyüdü. 1948’de, ailesi  Memphis Tennessee’ye yerleşti ve Elvis burada bir müzik grubuna katıldı. 1953 yılında Humes Lisesi’nden mezun oldu. Mezuniyetinden sonra bir süreliğine kamyon şoförü olarak çalıştı. Blues ve Caz’a ilgi duyması onu şarkı söylemeye yöneltti; böylece günümüzde bile hálá değişmeyen "Rock’n Roll’un  Kralı" ünvanını kazanacak baş döndürücü seyahati başlamış oldu.



1953’de, masraflarını kendisinin karşıladığı, ilk single’ı için çalışmalarına başladı. "My happiness" ve "That’s When Your Heartaches Begin" parçalarını hayatının en büyük aşkı annesi Gladys Presley’e doğum günü hediyesi olarak yazmıştı. Bu şarkıları gitar eşliğinde söyleyerek ilk demo’sunu hazırladı. Memphis Recording ve Sun Recording’e giderek sesini dinlemelerini istedi. Plak yapımcısı ve müzik şirketi sahibi Sam Phillips, Elvis’in sesinden ve müzik tarzından çok etkilendi; onun çok başarılı olacağını önceden görüp destekledi. Bundan sonra "Rock’n roll’un Kralı" hızla basamakları tırmanmaya başladı.



Elvis Presley'in albüm satışları

 Karatede kara kuşağa sahip olan Elvis Presley'nin albümleri tüm dünyada bir milyarın üstünde satarak plak endüstrisinde çok ciddi bir rekora ulaşmıştı. Dünyanın birçok ülkesinde, farklı işlerden, zevklerden ve sosyal gruplardan oluşan hayran kitlesi sayesinde, Elvis’in toplam albüm satışının %40’ı Amerika Birleşik Devletleri’nin dışından olmuştu; ve bu da tüm dünyadaki müzik piyasasına ne kadar hakim olduğunun göstergesiydi. Kırk iki senelik hayatına 148 adet albüm sığdırdı. Amerika’daki albüm satışları ona altın ve platin ödüller kazandırdı. Etkileyici sesi, hareketleri, konuşması ve karizmasıyla ilgi toplayan, milyonların gönlünde taht kuran Elvis Presley, kendisine duyulan bu ilginin karşılığını sevenlerinin gönlünü feth eden parçalarla verdi. Bu parçalar yediden yetmişe bütün hayranlarının hemen hemen ezbere bildiği parçalar oldu. Elvis Presley değişik kıyafetleri ve saç biçimiyle farklı bir rock şarkıcısı imajı yakalayıp hemen her kesimden hayran kitlesi toplamayı başarmıştı.



1957’de Kanada’da verdiği beş konser dışında Amerika’dan başka bir ülkede konser vermemiştir. Ancak yine de tüm dünya hem müziğinden hem de filmlerinden çok keyif almıştır. 14 Grammy ve 36 yaşında aldığı "Ömürboyu Başarı" ödülü bulunmaktadır. Onu bir numaraya çıkartan 18 şarkısı tam 80 hafta boyunca listelerde kalmıştır ve Elvis efsanesinin gerçekleşmesine yardım etmiştir.



1954’te, gitarda Scotty Moore ve bas gitarda Bill Black’le birlikte ilk üçlü stüdyo kayıtlarını yaptı. "That’s all right mama" 45’liği ile ünü Atlantik’i aşıp Ingiltere’ye ulaştı ve böylece efsane başlamış oldu. Bu onun Scotty Moore ve Bill Black’le yaptığı ilk ticari albümüydü ve rock’n roll’un unutulmayan birkaç albümlerinden biri oldu. Böylece, çocukluk hayallerini gerçekleştiren Elvis, efsane olma yolunda ilk adımlarını atmış oldu. Daha sonraları Elvis hiç bu kadar hızlı şarkı söylemediğini itiraf etti. "That’s all Right" ve "Blue Moon of Kentucky" country, blues tarzında haraketli Rock’n Roll parçalarıydı. Sun Records’la yaptığı kontrat yerel bir şirket olan RCA Records firmasına satılınca yavaş yavaş kariyer basamaklarını tırmanmaya başladı. RCA Records, Elvis Presley'nin kontratını Sun Records'dan o zamana göre büyük bir meblağ olan kırk bin dolara satın almıştı. Elvis, RCA ile ilk albümünü Mart 1956'da yaptı. Bu sıralarda çıkardığı beş single, gençlerin ilgisini çekerek, müzik listelerinde ilk ona girmeye başlamıştı. Bu beş single içinde en ilgi çeken parça ise "I Forgot to Remember to Forget"ti ve country listelerine bir numaradan girmişti. Bu parça Sun Records için yaptığı beşinci ve son single’ıydı. Elvis Presley Rock’n Roll şarkıları söylemekten büyük zevk almakta ve bu da başarısının artmasında önemli bir rol oynamaktaydı. Tutkuya dönüşen müzik aşkı onu zirveye taşırken ününe ün katıyordu.



Elvis Presley'nin Sun Records için yaptığı beş single'ı:



- That's All Right / Blue Moon of Kentucky



- Baby Let's Play House / I'm Left, Your Right, She's Gone



- Good Rockin' Tonight / I Don't Care If the Sun Don't Shine



- Milkcow Blues Boogie / You're A Heartbreaker



- Mystery Train / I Forgot to Remember to Forget



Sun Records için kaydettiği bu beş şarkıyla güneyde oldukça popülarite kazanmış ve yeni bir menajerle anlaştı;  Col. Tom Parker, Elvis’in müzik hayatındaki başarısını destekleyecek en önemli kişilerden biriydi. Listelerde bir numaraya yükselen albümü "Heartbreak Hotel" ile 1956’da "Altın Plak" ödülünü aldı. Bu onun ilk uzun albümüydü ve bir milyondan fazla kopyalandı. Artık dünyada birçok kişinin ağzında aynı şarkı vardı. Bir ay sonra onu taklit edenler bile çıkmıştı. 9 Eylül 1956’da Ed Sullivan’ın televizyon programına çıkan Elvis Presley, hareketleri ve konuşmasıyla da ilgi çekti. Bu programda bugün bir Elvis klasiği haline gelen kıyafetlerini giymiş ve bir hayli de ilgi çekmişti. Sullivian, Elvis’e o zamana kadar şovuna katılan hiç kimseye verilmeyen bir para (elli bin dolar) teklif etmişti. Kıyafetleri, müziği ve stili ile çok farklıydı. Bu şovda Preseley'i 52 milyon kişi izlemişti ki, bu da her üç Amerikalıdan ikisi anlamına gelmekteydi. Artık o sahneye çıktığında sevinçten ağlayan, ona dokunabilmek için yarışan bir hayran kitlesi vardı. Elvis bu dönemde "Don’t be Cruel," "Hount Dog," "Love Me Tender," "All Shook Up" ve "Jailhouse Rock" parçalarını yaptı. Milton Berle's Texaco Theatre'daki performansından sonra "ELVIS the PELVIS" takma adını almıştı. Daha sonra Elvis’in böyle bir TV programında gözükmesi 1960’a rastlar. Frank Sinatra, askerden dönen Elvis Presley için "Evine hoş geldin Elvis" temalı bir program sundu. Yine bu program için Elvis’e 125 bin dolar ödenir ki, bu miktar o zamana kadar TV programlarına katılanlara yapılan en yüksek ödemedir. Artık, tüm Amerika onu konuşmaya ve  dinlemeye devam edecektir. 19 Haziran 1961’de çıkan "Are You Lonesome Tonight?" adlı şarkısı tam dört hafta bir numarada kalmıştı. 1969 senesinde Elvis Presley, gecede şov başına 200 bin dolar alarak, Las Vegas’da şovlara başladı. Artık o Rock’n Roll dalında bir numaraydı ve tüm dünyada albüm ve single’ları yok satmaktaydı. Sadece gençlerin hayran olduğu, sevdiği Rock’n Roll sanatçısı değil küçük çocukların ve orta yaş gruplarının da zevk alarak izleyip dinledikleri bir sanatçıydı.



Elvis Preseley'nin konuk olarak katıldığı TV programları:



- Dorsey Brothers Stage Show (1956'da altı kez)



- Milton Berley Show (1956'da iki kez)



- Steve Allen Show (1956)



- Ed Sullivan Show (1956'da üç kez, 1957'de iki kez)



- Frank Sinatra Timex Special (1960)



Altın single ya da albüm için 500.000 kopya ve platin single ya da albüm için 1 milyon kopya gerekmektedir. Bu standartlara göre Elvis Presley’nin albüm ve single’ları harikalar yaratmıştı. Albüm satışlarına bakıldığında bu çok açık görülmekteydi. Kral Elvis ölümünden sonra daha da devleşmişti. Amerikan Forbes dergisine göre Presley en çok kazanan ölmüş ünlüler listesinin başında gelmekteydi. Sadece Guernsey Adası'nda düzenlenen bir  açık artırmada Elvis'in eşyaları beş milyon dolar kazandırmıştır.



Altın ve Platin ödül kazandıran albümlerinden seçmeler:



Elvis Presley, Altın



Elvis, Altın



Loving you, Altın



King Creole, Altın



G.I. Blues, Platin



Elvis' Golden Records Vol 1, 6X Platin



Elvis is Back, Altın



His hand in mind, Platin



Something for Everybody, Altın



Girls! Girls! Girls!, Altın



Elvis' Golden Records Vol 3, Platin



How Great Thou Art, 2X Platin



Elvis NBC TV Special, Platin



Aloha from Hawaii, Platin



The Number One Hits, 3X Platin



50 Years - 50 Hits, 2X Platin



ELVIS 30 NO 1 HITS, 3X Platin



Altın ve Platin ödül kazandıran single'lardan seçmeler:



Heartbreak Hotel / I Was the One, 2X Platin



Blue Suede Shoes, Tutti Frutti, Altın



Love Me Tender / Any Way You Want Me, 3X Platin



All Shoook Up/ That's When Your Heartaches Begin, 2X Platin



Don't / I Beg of You, Platin



A Big Hunk o'Love / My Wish Come True, Altın



I Feel So Bad/ Wild in the Country, Altın



Return to Sender / Where Do You Come From, Platin



My Way / America, Altın



Way Down / Pledging My Love, Platin



Separate Ways / Always on My Mind, Altın



I Really Don't Want to Know / There Goes My Everything, Altın



Clean Up Your Own Back Yard / The Fair is Moving On, Altın

Follow That Dream, Platin



Gümüş ekran

"I want you, I need you, I love you" parçasıyla  11 hafta boyunca listelerde kalan Elvis hızla yükseliyordu. 1956 Kasım’ında "Love Me Tender" filmiyle kamera karşısına geçti; bu onun ilk filmiydi. Böylece, 31 filmde yer alacağı Hollywood stüdyolarıyla tanışmış oldu. "Love Me Tender"da Elvis, savaşta öldüğü sanılan kardeşinin, kız arkadaşı ile evlenen bir çiftçiyi canlandırdı. Elvis bu filmde şarkılarını da seslendirdi. Böylece Elvis aktörlüğünün yanı sıra sesini ve müziğini de sergiliyordu. Elvis’in üçüncü filmi "Jailhouse Rock" Ocak 1957’de çekildi, filmin galası, Ocak 1957'de Memphis'de gerçekleşti. Elvis, 1958’de "King Creole," 1964’de "Viva Las Vegas" ve 1965’de "Paradise" ve "Hawaiian Style" gibi 30’dan fazla filmiyle bir yıldız olmuştu. Film müziklerinden 10 tanesi Top Ten listelerine girmeyi başarmıştı. Hatta dört tanesi bir numara bile olmuştu. 1960’da "G.I Blues" filminin müziği "Billboard Top 100" albüm sıralamasında bir numara oldu ve 10 hafta orda kaldı. "Blue Hawaii" filminin müziği ise 20 hafta boyunca bir numarada ve 79 hafta boyunca da listelerde kalmıştı. Filmler ve aktörlük onu çok heyecanlandırıyordu. Uzun zaman Elvis’in vokalistliğini yapan Joe Moscheo, Elvis için şunları söylemiştir: "Beğenilmeyen filmlerine çok üzülürdü. Onu hep müzikallerde oynattılar. Oysaki o karakter rollerinde oynamak, adını "box office"lerde görmek istiyordu."



Elvis Presley 14 adet Grammy Ödülü kazanmıştır. 1971 yılında 36 yaşındayken NARAS (The National Academy of Recording Arts and Sciences) tarafından "Ömürboyu Başarı Ödülü"ne layık görülmüştür. Yine 16 Ocak 1971’de Elvis, "Amerika’nın En Başarılı On Genç Adamı"ndan biri olarak seçilmişti. Bu ödül spor, bilim, tıp, müzik vb. gibi tüm alanlarda 1938’den beri verilmekteydi. 1992’de Elvis Presley’nin fotoğrafları Amerika Birleşik Devletleri’nde posta pullarında kullanılmaya başlanmıştır.

Elvis Presley'in askerlik yılları
 Elvis’in, 1958-1960 yılları askerde geçmiştir. 1957’de, ailesi ile yeni yılı kutlarken askere çağrıldı. Ailesi ona yakın olabilmek adına bir süreliğine askerliğini yaptığı yerin yakınlarına taşındı. Iki senelik askerlik dönemi boyunca plak ve sinema çalışmaları kesintiye uğradı. Ancak, bu dönemde yokluğunu aratmayacak  kadar çok materyal vardı. Albüm ve single’ları o dönemlerde de yine listeleri yerinden oynatıyordu. 1960 senesinde, sivil hayata döndüğünde popülaritesinden hiçbir şey kaybetmemişti; yine bir numara, yine en sevilen sanatçılar arasındaydı. Asker Elvis, 6 aylık bir eğitimden sonra, 18 ay için Almanya’ya gönderildi. Bu arada, annesi hepatit’ten dolayı öldü. Bu  hayatının belki de en acı olayıydı ve onu çok etkilemişti. Elvis askerlik için gittiği Almanya’da, Amerikan Deniz Subayları’ndan birinin kızı olan, 14 yaşındaki Priscilla ile tanıştı. Büyük bir aşkla bağlandığı  Priscilla Beaulieu ile Mayıs 1967’de evlendi. Bu evliliğinden, 1968 Şubat’ında Lisa Marie adında kızları doğdu. Elvis ve Priscilla’nın uyuşturucu ve diğer sorunları, birlikteliklerinin Ocak 1973’de son bulmasına neden oldu. Her ne kadar ayrılmış bile olsalar, daima birbirlerine yakın oldular.  Elvis Presley’e göre  Priscilla, onun yetiştirdiği bir çocuktu. Lisa Marie daha sonraları aileleri parçalanmış çocukların sorunlarını yaşamadığını ifade etmiş ve çok mutlu  bir çocukluk geçirdiğinden söz etmiştir..



VE KRAL ÖLÜR



Askerden dönen Elvis, 1960’larda tekrar işine odaklanır. 1970’lerin başında performansı gitgide düşmeye başlamış, iyice kilo almıştı. Sağlık sorunları nedeniyle hastaneye kaldırıldı. 1977 yılında Indianapolis’deki son konserinden sonra 16 Ağustos 1977 tarihinde öldü. 42 yaşında ölen Elvis Presley eğer yaşasaydı, bugün, 69 yaşında bir dede olacaktı. Ölümünden sonra açıklama yapan Doktor Jerry Francisco ölümüne kalp yetmezliğinin neden olduğunu söyledi. Elvis Presley’nin Graceland’daki evi bugün Amerika’da en çok ziyaret edilen yerlerden biridir. Memphis'deki evinin bahçesindeki mezarı ziyaretçilerin getirdikleri çiçeklerle doludur. 1982'de halka açılan eve, Amerika Birleşik Devletleri Eyaletleri’nden ve dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinden senede 600 binin üzerinde kişi burayı ziyaret etmektedir. Amerika’da Beyaz Saray’dan sonra ziyaret edilen en ünlü özel konut olarak kayıtlara geçmiştir. Graceland'in açılışından önce Memphis'e minimum derecede  turist gelirdi. Graceland kısa süre içinde şehrin ve bölgenin önemli endüstri taşlarından biri haline gelmişti. Graceland Amerika'da en çok ziyaret edilen beş evden biridir. Ölü kış sezonunda hafta içi birkaç yüz kişi ziyaret ederken, baharda ve yazın başlangıcında bu sayı günde 2000 ile 3500 arasındadır. Seyahat mevsiminin en yoğun olduğu dönem olan Temmuz ayında ise, günde 4000 kişinin üzerinde ziyaretçi buraya akın etmektedir. Graceland Memphis'e yapılan bu ziyaretler senede 150 milyon dolardan fazla para getirmektedir. Ayrıca, Graceland'da yılda yaklaşık 350 kişi çalışmaktadır. Hatta, yoğun olan yaz aylarında bu sayı 450'yi bulmaktadır. Buraya tüm dünyadan gelen ziyaretçiler, değişik müzik türlerinden hoşlanan, değişik yaşlarda ve farklı eğitim seviyelerinden olup, yine gelenlerin yarısı otuz beş yaşın altındadır. Tüm dünyada büyük üzüntü yaşayan hayranları Elvis Presley’i Rock’n Roll müziğinin öncüsü, kralı ve babası olarak görmektedirler. Otuz milyon tirajlı TV Guide dergisi onu "Yüzyılın Şarkıcısı" ilan etti. Ölümünün üstünden onca sene geçmesine rağmen kaset ve CD'leri hálá yok satmaktadır. Pop tarihçileri "Kral Elvis"i zirveye çıkıp aniden kaybolan yıldızların aksine, şöhreti hiç sönmeyen sanatçı diye nitelendirmiştir.



Elvis Presley'nin Müzik Yaşamındaki "En"leri:



Billboard's Hot 100 listesine en çok şarkısı yer alan sanatçı (149)



Şarkıları müzik listelerinin başlarında en uzun kalan sanatçı (80)



En çok Platin Plak alan sanatçı (43)



En çok Altın Plak alan sanatçı (81)



En çok arka arkaya bir numaraya çıkmış hit şarkısı olan sanatçı ( 10 )



ELVİS PRESLEY DEDİ Kİ:



1971'de "Amerikanın En Başarılı On Adamı"ndan biri ünvanını alırken, "Şarkısız- Without a Song" adlı parçasından alıntı yaparak şöyle demiştir:



"Baylar bayanlar, ben çocukken çok hayal kurardım. Çizgi romanlar okur ve o kitaplardaki kahramanlar olarak hayal ederdim kendimi. Bir çok film seyrettim. Şimdi ben de filmlerde oynuyorum. Şimdiye kadar tüm kurduğum hayaller belki yüz kez gerçek oldu. Hayatta öğrendim ki; şarkısız gün son bulmaz, şarkısız insanın arkadaşı olmaz, şarkısız yollar bitmez. Bu yüzden şarkı söylemeye devam ediyorum."



Elvis Presley şu sözü deçok kullanırdı: "Anlamadığın şeyi eleştirme. O kimsenin neler yaşadığını bilemezsin."



1956'da, sahnedeki hareketlerinden bahsederken şöyle demiştir: "Bazı insanlar parmaklarını şıklatır, bazıları ayaklarını yere vurur, bazılarıysa öne arkaya eğilir. Galiba ben hepsini birlikte yapıyorum."



1972'de, "Elvis on Tour" röportajında şunları söylemiştir: "Sahneye ilk çıktığımda ölecek kadar korktum, heyecanlandım. Bütün bu bağrışmaların ne için olduğunu anlayamamıştım. Yaptığım garip hareketlerin farkında bile değildim, bana doğal geliyorlardı. Sahne arkasında duran menajerimin yanına gidip ne yapmam gerektiğini sordum. O da bana: ’Geri dön ve ne yaptıysan tekrar yap" dedi.’



Yine 1972'de, bir röportajında şunları itiraf etmiştir: "Şu sahne korkusu denen şeyi hiçbir zaman üzerimden atamadım. Ben her şovumda bunu yaşıyorum. Yaptığım işi çok düşünüyorum. Hiçbir zaman kendimi rahat hissedemiyorum ve etrafımdaki iş arkadaşlarımın da rahatlamasına izin vermiyorum. Dışarıda yeni bir kalabalığın, yeni bir seyirci grubunun olduğuna ve daha önce beni hiç seyretmediklerine inanıyorum. Böylelikle, her seferinde ilk defa sahneye çıkıyormuşum gibi hissediyorum."



1972'de, New York'taki Madison Square Garden şovunda şöyle demiştir: "Imaj bir şeydir, insan başka bir şey. Bir imaja göre yaşamak çok zor birşeydir."



Elvis Hawaii’deki bir röportajında şunu açıklamıştır: "Canlı konser vermek benim için çok heyecan verici bir iş; çünkü, bütün o kalabalığın elektriği sahneye taşınıyor. Canlı konserler benim işimin çok özel bir parçası."



1977'de son konserinden sonra da şunu söylemiştir: "Tekrar görüşene kadar Tanrı sizi korusun. Adios."



1960'LARDA POP VE ROCK MÜZİK:



1945 Ikinci Dünya Savaşı’ndan sonra 1946'ya kadar savaşta olan Amerikalı askerler evlerine dönmeye ve dört yıl ara verdikleri aile yaşamlarına devam etmeye başladılar. 1946/1947 senelerinde, Amerika’da, "Baby Boom" diye adlandırılan, bebek nüfusunda bir patlama oldu. Bu bebekler 1960'larda 18 yaşlarına geldiklerinde, Amerika tarihinde hiç bu kadar çok genç nüfusa sahip olmamıştı. Bu gençlik heyecan verici bir şeyler arıyordu ve Rock'n Roll'u keşfettiler.



50'li senelerin sonlarında Everlys, Elvis ve Roy Orbison gibi sanatçıların hitleri bulunmaktaydı. Pop müzik yeni vokal gruplar tarafından kontrol edilmekteydi. 60'lı gençlerin anne babaları o zamanlar Glem Miller, Benny Goodman, Count Basie, Jimmy Dorsey, Duke Ellington dinlemekteydiler. Aynı zamanda dört beş kişiden oluşan küçük caz toplulukları vardı. Nat King Cole, bu gruplardan birinde yer almaktaydı. Yine Bob Willis ve The Texas Playboys öncülüğünde Country ve Western tarzda müzikler yapılmaktaydı. Tam bu sıralarda Memphis Sun stüdyolarında Elvis Presley doğdu. Elvis gibi Jerry Lee Lewis, Carl Perkins, Jonny Cash ve Roy Orbison da müzik kariyerlerine Sun Stüdyolarında başlamıştır. 60'lı senelerin modern Rock'n Roll'unun kaynaklarından biri de blues'dur. Blues siyahların müziği olarak Missisipi'de ortaya çıkmıştır ve kuzeye Chicago'ya doğru yayılmıştır. Muddy Waters, Little Milton, B.B.King ve Howlin' Wolf Chicago blues sanatçılarının en önemlilerindendir. 1963 senesiyle birlikte Rock'n Roll son bulur ve Rock başlar. Bu yıllar Elvis Presley müzik piyasasında büyük bir hayran kitlesini peşinden sürüklüyordu.




Share this article :

Yorum Gönder

 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2011. teleyorum - All Rights Reserved
Template Created by Creating Website Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger